Savunma Mekanizması Çeşitleri
Kişiyi kaygıdan, suçluluk duygularından, bilinçsiz iç ruhsal çatışmalardan, bastırılan kabul edilemez bilinçdışı dürtülerinden ve egonun karşı karşıya gelebileceği diğer tehditlerden koruyan ve genellikle bilinçsiz olan otomatik savunma tepkilerine savunma mekanizması denmektedir.
Savunma davranışı sorunlarla başa çıkmakta kullanılan yaygın, normal bir tepkidir ve bilinçli olabilir. Ancak bilinçli savunma stratejileri genellikle bu kategoride değerlendirilmez. İlk kez
Freud tarafından ortaya konan ancak küçük kızı Anna Freud tarafından incelenen savunma mekanizmaları kişi açısından sağlıklı bir uyum sağlama tepkisi olabileceği gibi aşırıya
vardırılması hâlinde patolojik de olabilir.
Savunma mekanizmaları doyurulmamış psikolojik ihtiyaçların yarattığı iç gerilimden kurtulmak üzere bazen bireyin kendini aldatmak pahasına başvurduğu davranış biçimidir. Belli bir dereceye kadar kullanımın uyum sağlayıcı fonksiyonu vardır. Ancak aşırı kullanımı hâlinde savunma mekanizmaları kişilik yapısını kontrolü altına alarak çeşitli problemlere yol açabilir. Bir durumda çoğunlukla birden fazla savunma mekanizmaları aynı anda kullanılır ancak bunlardan biri, diğerine baskın olarak
kendini gösterir. Savunma mekanizmalarının kullanımıyla çatışma tam olarak ortadan kalkmaz, birey kendini daha iyi hisseder, zaman kazanır. Ancak bunlarla birlikte gerçeklerden
uzaklaşmaktadır.
1. Hayal Kurma Yoluyla Avunma
İnsan arzu ve emellerini gerçekleştiremediği, iç ya da dış nedenlerle ihtiyaç ve güdüleri doyumsuz kaldığı zaman hayal kurarak doyum sağlama yoluna sapar. Günlük hayatta tatminsiz kalan istekler, rüya veya hayal âleminde gerçekleşebilir. Fakir, zengin; çirkin, güzel; başarısız, başarılı olabilir. Başarısızlıklar karşısında kalan birçok kişiler, böylece
mücadeleden kaçıp hayallerle avunurlar. Televizyon seyretmek, kitap okumak, sinemaya, tiyatroya gitmekte de aynı çeşit avunma yollarıdır.
2. Bastırma
Bizde derin kaygı uyandırabilecek düşünceleri bilinçaltına iterek bastırır ve böylece olumsuz düşüncenin etkisi altında ortaya çıkabilecek kaygıyı önlemiş oluruz. Kişinin
istemediği ve ona acı veren istek ve arzuları bilinçdışına iterek orada tutar. Ancak baskı altına alınan ya da bastırılan bu duygular düşünceler ve geçmiş yaşantılar çoğu kez simgesel bir biçimde rüyalarda ya da dil sürçmeleri şeklinde kendini gösterir. Baskı mekanizması kişiye tehlikeli isteklerini denetim altında tutmada ve sarsıcı olayların ilk tehlikeli isteklerini
denetim altında tutmada ve sarsıcı olayların ilk etkilerini hafifletmede yardımcı olur. Ancak bu mekanizma bazen kişinin yüzleşerek gerçekçi yollardan halletmesi gereken yaşantıları da
bilinçten uzaklaştırarak sağlıksız bir nitelik kazanabilir.
Ölüm olayını çoğu kere düşünmeyişimiz de bastırma türünden bir savunma mekanizmasına örnek verilebilir.
3. Pollyanna (Tatlı Limon) Davranışı
Örneğin sınıfta kalan bir öğrencinin ikinci bir yıl aynı dersleri tekrar ederek daha iyi öğreneceğini ileri sürmesi gibi. Yolda cüzdanını çarptıran birinin “Bana iyi ders oldu. Bir daha ki sefere daha dikkatli olurum.” demesi gibi. Kadere razı olma, her şeyin iyi bir tarafını görerek teselli bulma sınırlı olduğu takdirde faydalıdır. Bunun aşırı şekilleri insanı pek fazla pasif, her şeyi olduğu gibi kabul eder bir duruma sokabilir.
4. Mantığa Bürüme
Bireyin özellikle kendi kişisel yetersizliklerinden dolayı gerçekleştiremediği istekleri karşısında başarısızlıklarına mazeret göstermesi durumudur. Bu durumda bazen kısmen doğru
ve çoğunlukla akla uygun ancak tamamen doğru olmayan nedenler öne sürülür.
Örneğin YGS ve LYS’de iyi çalışmayıp kötü puan alan birinin “Üniversite okusam ne olacak, onca okuyup KPSS’ye takılan insan var.” diye düşünmesi.
5. Yansıtma
Psikolojide yansıtma bireyin kendinde bulunan eksikliklerini, kusurları başkalarında görmesi, başkalarında atfetmesidir. Yansıtma yapan bir kişi bazen kendi eksikliğinin gerekçesi olarak bir başkasını gösterir (Yani topu başkalarına atar.). Yansıtma savunma mekanizmalarına örnek verecek olursak: Sarhoş adamın eşine “Beni bu hâle sen getirdin.” demesi. Kişiler arası ilişkilerde başarılı olamayan bir iş adamının bu nedenle kaybetmesi üzerine ortağını kişiler arası ilişkilerde başarılı olamamakla suçlaması.
6. Yer Değiştirme
Çeşitli engellenmeler karşısında bu engellenmelere sebep olan kişiye türlü nedenlerle çatamayan kimse hıncını egemenlik kurabileceği başka birinden veya eşyadan alır. Örneğin
bir yüksekokulda öğrenci başkanlığı seçimini kaybeden bir başkan adayı, rakibini centilmence tebrik eder, okulda kendisini çok iyi idare eder ama eve gelince küçük kardeşinin bir
sorusunda karşılık hemen öfkelenip parlayabilir.
7. Ödüllenme
Bu savunma mekanizması ile insan, zihninde yer alan eksiklik, yetersizlikle ilgili imajlardan, bedenindeki eksikliklerden ya da kusurlardan veya sosyal alanlardaki yetersizliklerinden kaynaklanan rahatsız edici duygularından kurtulmak için bu eksik taraflarını yadsır fakat bu yadsıma yeterli olmadığı zaman zihinsel, bedensel veya sosyal başka alanlarda kendisini geliştirerek eksik olduğu taraflarını yadsımayı kolaylaştırır. Ne var
ki ödünleme savunma mekanizması da diğer savunma mekanizmaları gibi her zaman olumlu sonuçlar doğurmaz. Örneğin zihinsel birtakım eksiklik imajları sebebiyle sürekli
aşağılanmaktan korkan bir insan, entelektüel alanda kendisini geliştirerek bilgileri ile etrafındakileri sürekli aşağılamayı seçebilir. Böyle bir durumda da ödünleme mekanizmasının
yansıtma ile birlikte çalıştığını görürüz.
8. Özdeşim
Hayatta türlü başarısızlıklar, engellenmeler ve yılgınlıklar karşısında birey, bazen herhangi bir alanda başarılı bir kişi ya da kişilerle kendini bir sayma, kendisini onlara yakın hissetme ile biraz doyum sağlayabilir. Örneğin küçük bir çocuğun bir gün bahçede oynarken bir arkadaşının kendisinden daha yükseğe sıçrayabildiğini görünce “Benim ağabeyim göğe
kadar sıçrar.” demesi. Çocuk böylece çok güçlü olduğunu söylediği ağabeyi ile kendisini bir tutarak kişisel değer duygusunu arttırmağa çalışmaktadır.
9. Karşıt Tepkiler Kurma
Bu savunma mekanizması; gerçek duygu, düşünce ve beklentilerinizin tam aksini yaptığınız zaman kendisini gösterir. Gerçek duygularınızı göstermek, içinde bulunduğunuz
durum içinde uygun kaçmayacağından gerçek duygularınıza zıt fakat o durum içinde kabul edilebilen duyguları göstermeye başlarsınız. Buna karşıt-tepki geliştirme adı verilir. Örneğin
toplantılarda herkesten daha neşeli görünen, her şeye gülmeye hazır olan kişi belki de gerçekte mutsuzdur.
10. Gerileme
Kişinin o andaki gereksinimleri yaşına uygun doyurulmazsa daha önceki gelişim aşamalarına dönüş görülür. Örneğin yeni bir kardeşin dünyaya gelişiyle kendisine gösterilen ilginin azaldığını fark eden çocuk, daha çok ilgi gördüğü dönemlere dönerek parmağını emebilir, bebeksi konuşmaya başlayabilir veya altını ıslatabilir. Kimi yetişkinler sevgiden yoksun kaldığında ya da zorlamalı bir durumda aşırı yemek yiyerek oral döneme geriler. Yaşlı insanlarda ise sık sık geçmişten söz etme ve anılarda yaşama biçiminde görülür.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder